Din aleminin sanal buluşma platformu!
Yeni Sayfa 1

Favorilerime Ekle   Anasayfam Yap

Genel Sunumlar İlköğretim Sunumları İlköğretim ve Lise Sınıfları Ortak Sunumlar Lise Sunumları  
Yeni Sayfa 1

BİRLİK VE BERABERLİK, CAMİLERİMİZ VE MESCİD-İ DIRÂR

Selamun Aleyküm Dostlar;

Türkiye'nin durumu ortada...
Seçim zamanı ortalık şenlenir. Partilerin ve milletvekili adaylarının vaatleri alabildiğince artar.
DKAB Öğretmenleri olarak bu fırsatı değerlendirebilir miyiz?
Ben bu düşünce ile Denizli'den Milletvekili Adayı oldum.
Hangi partiden mi diyorsunuz?
Hangi parti olduğu çok önemli mi? (Mukaddeslerimize muhalif olmamak kaydı ile.) Önemli olan mesleğimizi ve branşımızı ilgilendiren, konuşulup, tartışılmasında fayda görülen dini meseleleri gündeme getirmek, yada gündeme getirilmiş bizi ilgilendiren konularda görüşlerimizi kamuoyu ile paylaşmak diye düşünüyorum.


Gerek maillerimde gerekse www.dinalemi.net adlı sitemde, adaylığını koyduğum Siyasi Partinin ismini, tanıtımını ve reklamını asla görmeyeceksiniz. Zira hiçbir parti, örgüt ve cemaat; İslam Kardeşliğinin önünde yer alamaz, almamalıdır. Aşağıdaki basın bülteni ile ilgili görüşlerinizi, eklemek istediklerinizi ve başka, gündeme taşınmasını istediğiniz konuları başlık veya makale şeklinde bize bildirebilirsiniz.

İlk basın bültenim "Birlik ve Beraberlik mesajı" üzerine olacaktır.
Bilindiği üzere BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş 5 Nisan 2011 tarihinde talihsiz bir beyanda bulundu: “Halk Türkçü, Fethullahçı ve devletçi imamların etrafında, arkasında saf tutmasın. Çünkü dinimizde bu kavramların hiçbiri yoktur. Bu misyonla görevlendirilmiş özel ve siyasi görevlilerdir. Din kisvesi altında halka Türkçülüğü, devletçiliği, cemaatçiliği dayatan imamlardır. ‘Irkçı, devletçi, Fethullahçı imamların arkasında kimse saf tutmasın’ diyoruz. MGK’da özel olarak, bölgeye özel imamların gönderilmesi kararlaştırılmıştır ki bu durum bölgeye özel bir istihbaratçı göndermenin bir başka şekli. Dini terörle mücadelede araç olarak kullanmak utanç verici bir durumudur. Devletin bu şekilde görevlendirdiği imamlar özel tim, korucu, kontra, JİTEM’den farklı bir amaç gütmüyor. Bunların 2011 versiyonu.”

Bu talihsiz demecin karşılığında hazırladığımız şu basın bültenini 18 veya 19 Nisan tarihinde medyada paylaşmayı düşünüyoruz.

BİRLİK VE BERABERLİK, CAMİLERİMİZ VE MESCİD-İ DIRÂR
16 Nisan 2011
Salih TEKİN
Denizli Milletvekili Adayı

İnsan, yaratılışı gereği toplum içinde yaşamak mecburiyetindedir. Toplum içinde fertler karşılıklı bir takım hak ve vazifelerle yükümlüdürler. Bu yükümlülüğün yerine getirilebilmesi için, kişinin hak ve vazifenin kutsiyetine inanması gerekir. İslam, inançta tevhidi, bireysel yaşamda ahlakı ve toplumsal ilişkilerde adaleti esas alır. Ancak bir siyasi parti lideri; "Halk, Türkçü, ve devletçi imamların etrafında, arkasında saf tutmasın” sözüyle birlik ve beraberliğimizin temeline dinamit koydu...
"Dini hizmetleri ifa eden imamlarımız, yüce dinimiz İslam'ın ana prensiplerini esas alarak hukuk ve meşruiyet içerisinde görevlerini ifa etmektedirler. Onlar hiçbir partinin, hiçbir örgütün değil, sadece ve sadece son ilahi din olan İslam'ın ve Müslümanların, hatta bütün insanların hizmetkârıdır. Hiçbir ırk, dil, cinsiyet ve bölge ayrımcılığına İslam'ın cevaz vermediğinin bilinci içinde tüm müminlere eşit mesafede hizmet ederler.
Adalet ve hakkaniyet duygusunun zedelenmesi, sefalet ve cehaletin yaygınlaşması, fitne ve fesadın artması karşısında imamlar; daima iman, merhamet, adalet, şefkat ve huzurun oluşmasına katkıda bulunmuşlardır. İmamlar hiçbir politik ve ideolojik kampta yer almazlar. Onlar yıkıcı, bölücü, ayrıştırıcı, çatıştırıcı, inkârcı, ırkçı ve ideolojik tartışmaların hep üzerinde olmuşlardır. Bulunduğu ortamda daima yol gösterici, önder ve rehber olan imamları, hiç kimse kendi kısır tartışmalarının bir parçası haline getiremez. Hiç kimse, siyasi rant sağlamak için bu büyük ve nezih camiayı istismar malzemesi olarak gündeme getirme hakkına da sahip değildir. İmamlar hiçbir partinin, hiçbir örgütün payandası olamaz, hiç bir zaman da olmayacaktır. İslam, bölgelere, illere, zaman ve şartlara ya da grup ve çevreye göre değişemez."

YENİ BİR MESCİD-İ DIRÂR OLAYI MI?

Cami, Müslümanları toplayan, birleştiren anlamına gelir. Camilere devam eden cemaat, sadece bedenen bir araya gelmiş olmazlar. Aynı zamanda ruhen ve kalben olduğu gibi fikren ve hissen de birleşmiş olurlar. Camide kabile, aşiret, ırk, zengin-fakir, soylu-sıradan gibi sınıf ayırımı olmaz. Tüm cemaat aynı inancı, aynı düşünceyi ve aynı duyguyu paylaşan bir tek vücut haline gelmiştir.

Bir İlahiyatçı olarak bana bu son olaylar Hz. Peygamber zamanında vuku bulan Mescid-i Dırar olayını hatırlatmıştır.

Hz. Peygamber Tebük'e giderken Medine'ye bir saat uzaklıktaki Ziyevan köyüne gelindiğinde münâfıklardan bir heyet gelerek: "Ey Allah'ın Resulu! Biz hastalar ve Kuba mescidine gelemeyenler için özellikle yağmurlu gecelerde namaz kılmak üzere bir mescid bina ettik. Teşrif edip burada namaz kıldırsanız, hayır ve bereketle dua buyursanız" dediler. Hz. Peygamber bunun dönüşte olabileceğini söylemişlerdi. Bunun üzerine Tebük dönüşü bu sözü Allah elçisine hatırlatıp yeni yapılan mescide gelmesini rica ettiler.

Bu mescid Ebû Âmir Fâsık adlı bozguncu münafık ve fasığın teşviki ile münafıklarca Kuba Mescidinin cemaatını bölmek niyetiyle yapılmış ve Hz. Peygamber'e suikast düzenlemek üzere içi silâhla doldurulmuştu. Hz. Peygamber bu mescide gitmeye hazırlanırken Cebrail (a.s) gelerek durumu haber verdi.

Kur'an-ı Kerîm'de bu mescidden şöyle söz edilir:
“Zarar vermek, inkâr etmek, müminlerin arasını ayırmak ve daha önce Allah ve Resulune karşı savaşanlara gözetleme yeri hazırlamak üzere bir mescid yapanlar; "Biz sadece iyilik yapmak istiyorduk" diye yemin ederler. Allah da şahittir ki bunlar yalancıdırlar. Ey Muhammed! Bu mescidde asla namaz kılma. Şüphesiz ki, başlangıcından itibaren takva üzere kurulan mescidde (Kuba mescidi) namaz kılman daha hayırlıdır. O mescidde kendilerini maddî ve manevi kirlerden temizlemeyi seven adamlar vardır. Allah temizlenmek isteyenleri sever. Binasının temelini Allah'tan korkma ve rızasını kazanma esası üzerine kuran mı, yoksa binasını bir uçurumun kenarına kurupta onunla Cehennemin ateşine göçen mi daha hayırlıdır! Allah zalimler güruhunu doğru yola sevk etmez. Yürekleri paramparça oluncaya kadar yaptıkları o mescit daima bir şüphe kaynağı olarak kalplerinde kalacaktır. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir." (Tevbe; 107-110)

Bunun üzerine Hz. Peygamber ashab-ı kiramdan Mâlik b. Dehsan ile Ma'n b. Adiyy’i (R.Anhümâ) Mescid-i Dırar'ı yıkmak üzere gönderdi. Bu sahabeler mescidi yakıp yıktılar. Böylece kötü amaç için bina edilen bir mescid ortadan kaldırılmış oldu. (bk. İbn İshak, İbn Hişâm, Sîre, III, 71; İbn Sa'd, Tabakât, III, 540 vd; İbn Kesîr, Muhtasar Tefsîr, II, 169; Kâmil Miras, Tecrîd-i Sarih, X, 422).

Münafıklarca Medine'de inşa edilen mescit. Müslümanlara zarar verme amacıyla yapıldığı için Kur'an'da Mescid-i Dırâr olarak nitelenmiş ve daha sonra bu adla anılmıştır. Hz. Peygamber (s.a.s), münafıkların amacını bildiren vahiy üzerine bu mescidi yaktırarak Müslümanlar arasında fitne kaynağı olmasına izin vermemiştir.

Dırar mescidinin yakılması, İslâm tarihinde bir ibadet mahalline yönelik ilk ve son eylemdir. Bu eylem İslam toplumunun birliğini bozmaya yönelik faaliyetlere hiç bir şekilde izin verilmeyeceğinin bir kanıtıdır. Bu olay ayrıca İslâm düşmanlarının haince amaçları için İslam'ın temel kurumlarını bile kullanmaktan çekinmeyecekleri konusunda Müslümanlara yapılan bir uyarı niteliği taşımaktadır.

Ruhumun senden, İlahi, şudur ancak emeli;
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu Ezanlar -ki şahadetleri dinin temeli-
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

Kategori: BÜYÜKLER İÇİN - BİRAZ DA SİYASET
Ekleyen: Salih TEKİN
Tarih: 16.04.2011

Bu doküman sizden önce 28 kişi tarafından indirildi.

 

Bu habere puan verin        Bu habere 0 kişi 0 puan verdi

Dosya Hakkındaki Yorumlar (1)

Tümü

Necati AKGÜN Hangi parti olduğu önemli şunun için,çünkü bazı partilerin islam adına yaptıkları yanlışlar var buna alet olmamak lazım.Selam ve dua ile 21.04.2011 
 

 

Yorum yazabilmek için sistem girişi yapmanız gerekir.

 

 

Yeni Sayfa 1

   
   
E-Posta:
Şifre:
Beni Hatırla

Kaydol

Şifrem?

 

   Site İstatistikleri

   
  Bugünkü sayaç: 55
  Toplam sayaç: 1.182.200
  Toplam Doküman: 1063
  Üye Sayısı: 10097
   



Yeni Sayfa 1

duaistiyoruz@dinalemi.net

Tasarım-Hosting: Spark Bilişim